Bakir Narimanoğlu: “Türkiye Türkçesi’nde yayımlanan kitabım ile hayalime ulaştım.”

SÖYLEŞİ: Aslı Kemal GÜRBEY

Bakir Narimanoğlu’nun, “Bağımsızlığa Giden Yolda Azerbaycan-Türkiye İlişkileri (1990-1991)” isimli ilk kitabı bu hafta Kalan Yayınları’ndan çıktı. Yazar ile kitap hakkında söyleşi yaptık. Buyurun söyleşimize…
Merhaba Bakir Bey. Yeni eseriniz hayırlı olsun. Öncelikle sizi okurlarımıza tanıtarak başlamak istiyorum. Bakir Narimanoğlu kimdir?

Çok teşekkür ederim. Azerbaycan`ın Tovuz ilinde doğdum. Ortaokulu bitirdikten sonra, filoloji alanında lisans eğitimi gördüm. Öğrencilik yıllarımdan gazetecilik yapmaya başladım. İlk deneyimim bir sivil toplum örgütünün bültenine editörlük yapmak oldu. Uzun yıllardır Azerbaycan`da gazete, radyo ve haber ajansı gibi mecralarda gazeteclik yapıyorum.

Basılı ilk eseriniz olduğu için mutlu, heyecanlı ve gurur dolu olduğunuzu tahmin ediyorum. Duygularınızı öğrenebilir miyim?

Haklısınız. Heyecanım yüksek. Özellikle, Türkiye`de yüksek lisans yaptıktan sonra ilk kitabımın da Türkiye Türkçesi’nde yayınlanmasını hayal ediyordum. Hayalime ulaştım. Bu arada, Kalan Yayınları`na da her an yanımda olduğu için çok teşekkür ederim.

“Bağımsızlığa Giden Yolda Azerbaycan-Türkiye İlişkileri” adlı kitabınızın ortaya çıkış sürecinden bahsedebilir misiniz? Hangi duygular ve düşünceler sizi bu konuyu araştırmaya itti?

2023 yılında İstanbul Üniversitesi Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Bilim Dalında yüksek lisansımı “Azerbaycan’da yaşanan 20 Ocak 1990 katliamı ve Türkiye” başlıklı tezimi savunarak bitirdim. Tez çalışmamı yaparken mezkur dönemle ilgili detaylı bir çalışmaya rastlamadım. Bu durum beni bu çalışmayı yapmaya itti.

Bu konuyu araştırırken sizi en çok zorlayan şey neydi? Yayın sürecinde ne tür deneyimler yaşadınız?

Söz konuşu dönemin arşivlerinin kapalı olması. Çalışmayı yaparken ister Türkiye`de, ister Azerbaycan`da söyleşi yapmam gereken tüm kişilere ve kaynaklara ulaşmakda sıkıntım olmadı. Yayın sürecinde Kalan Yayınları sayesinde bir sıkıntım olmadı.

Günümüz Türkiye-Azerbaycan ilişkileri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Zaman-zaman kırılmalar yaşansa da, iki ülke arasınaki ilişkiler yükselen bir seyir izlemiştir. Özellikle de, İkinci Karabağ Savaşı`ndan sonra iki ülke arasındaki ilişkiler en üst düzeye ulaştı. 2021 yılının Haziranında imzalanan Şuşa Beyannamesi iki ülke arasındaki ilişkilerde önemli bir dönüm noktası oldu. Beyanname, ikili ilişkilere ilişkin hükümleri, bölgesel ilişkilere ilişkin hükümleri, Türk Dünyasına ilişkin hükümler olmak üzere üç farklı düzeyde etki doğurucu hükümler içeriyor.

” Bağımsızlığa Giden Yolda Azerbaycan-Türkiye İlişkileri” kitabı sanırım sizin için bir başlangıç. Bundan sonra nasıl bir yazın yolculuğu planlıyorsunuz? Farklı türlerde de eser vermeyi düşünüyor musunuz?

Elçibey döneminde Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinden bahs eden yeni kitap çalışmasına başladım.

Söyleşiyi sonlandırırken okurlarınızın bol olmasını diliyorum. Bana zaman ayırdığınız için de ayrıca teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim.

Be the first to comment

Leave a Reply

Your email address will not be published.


*