
Söyleşi: Aslı Kemal Gürbey
Merhaba kıymetli okurlarımız;
Bugünkü söyleşimizde “Benden Bana Hatırlatmalar – Bugün” adlı eseriyle okurlarıyla buluşan İlkNur konuğumuz oldu. Kendisiyle kitabının çıkış hikâyesini, yazma sürecini ve günlük hayata dair düşüncelerini konuştuk.
Yazarımızı tanımakla başlamak istiyorum.
İlkNur Hanım hoş geldiniz. Öncelikle eserinizi okurlarınızla buluşturduğunuz için sizi kutluyorum. Ve sizi tanımakla başlamak istiyorum. Kendinizden bahseder misiniz?
Merhaba, 1974’te Saarbrücken’de doğmuşum. Ben bir yaşındayken ailem Türkiye’ye dönmüş ve hatırladığım tüm hayatım burada geçti. Genel olarak sessiz görünen bir çocuk olarak büyüdüm. Okulda verilen ödevler konusunda babamdan yardım istediğimde “Kitaplık orada, sözlük orada, aç oku!” diyerek aslında biraz sert görünen yönlendirmesi sayesinde neredeyse okumayı öğrenir öğrenmez kitaplarla tanışmış oldum. Ailemden sonra hayatımda köşe taşı olan kitaplara böyle giriş yaptım. Giriş yaptım diyorum; çünkü ansiklopediler, sözlükler, romanlar, şiirler, araştırmalarla dolu bir kitaplığın içinde bambaşka bir dünya buldum ve oradan hiç çıkmadım. Klasik ataerkil bir ailenin tek kızı olduğum için bu dünya benim için bir çıkış oldu diyebilirim. Okumaya başladığımdan beri de yazıyorum ve nihayet benden taşanları paylaşmaya karar verebildim 😊
“Benden Bana Hatırlatmalar – Bugün” ismiyle okura seslenen bir kitap yazdınız. Bu isim nasıl ortaya çıktı? Sizin için ne ifade ediyor?
Hepimizin zaman zaman hatırlamaya ihtiyaç duyduğu şeyler olduğuna inanıyorum. Hani yapacağınız işleri not alırsınız ya işte öyle. Bu kitap da aslında yaşadığım, şahit olduğum olaylar sırasında fark ettiğim bazı şeyleri unutmamak için yazdığım notlardan oluşuyor. Yaşadıklarımı ve bende bıraktığı izleri unutmazsam yaptığım hataları tekrarlamam ya da mutluluk getiren farkındalıklarla daha iyisine doğru giderim düşüncesi ile oluştu bu notlar. Sonuçta kahramanlar ve hikâyeler farklı olsa da temelde hepimiz benzer duygulardan geçiyoruz. “Yalnız değilsin!” demek ve “Aslında çok da farklı değiliz, gözyaşlarımız aynı renk” hatırlatmasını yapabilmek adına çıktı bu kitap. Sana, bana, herkese. Sonuçta sen de bir ben değil misin 😊
Kitabınızda “bugün” vurgusu öne çıkıyor. Günlük hayatın koşuşturmasında kendimize dönüp bakmayı neden önemsiyorsunuz?
“BUGÜN” vurgusu aslında her gün için üstüne düşünmeye bir dakika ayırmak üzere yazılmış düşün cümlelerini anlatıyor. Bu notlar bir araya gelip kitap olana kadar benim için arada açıp baktığım. “Bugün neyi hatırlasam günümü güzelleştirir?” diye tekrar tekrar başvurduğum bir akıl defteriydi. Şimdi isteyen herkesin dikkatine sunuldu. Bugünkü ben bugüne kadar yaşadıklarımla oluştu ve o oluşum sürecinden gelecekteki bana bir bilgi notu. Kim bilir belki okurlarda da aynı hissi yaratır.
Okurlarınız bu kitapta neler bulacak? Sizce kimler özellikle okumalı?
Okurlar bu kitapta zaman zaman kendi hayatlarında yaşadıkları “A!” ya da “Yaaa” hatta “Hiç fark etmemiştim” dedikleri anları hatırlatacak cümleler bulacaklar. Çoğunun “Ben de böyle düşünmüştüm” ya da “Aynı böyle hissetmiştim ama hiç böyle görmemiştim” diyeceğine inanıyorum. Dolayısıyla herkesin kendinden bir parça bulacağını, hayata dair bakışına katkı olabilecek hatırlatmalardan faydalanacağını düşünüyorum. Kısaca herkes okusun ve kendi BUGÜN notlarını yazmaya başlasın diye sunulmuş bu kitap amacına ulaşsın. Hatta benimle de paylaşırlarsa çok memnun olurum. Hep birlikte hatırlarız 😉
Kendinize hatırlatmak istediğiniz, unutmaktan korktuğunuz bir şey var mı? (Kişisel bir dokunuş vb.)
Bugünkü İlkNur neden ve nasıl böyle bir insan oldu onu hep hatırlamak isterim açıkçası. Bana, kimliğime, hayata bakışıma dokunmuş, katkı olmuş herkesi ve her şeyi önce kendi hatıralarımda zaten taşıyorum. Şimdi de basılı kitap halinde dünya yüzünde kayıt altına alınmış oldu. Dolayısıyla korkmuyorum. Hatta okurlardan gelecek dönüşlerle bu hafızanın çok daha büyüyeceğini öngörmenin heyecanını yaşıyorum.
Yazma rutininizden bahseder misiniz? Örneğin, “Bugün yazmalıyım” dediğiniz anlar oluyor mu?
Yazmak için en özel zaman şimdi. Kitapta söylediğim gibi “sonra diye bir şey yok, her şey şimdi” Yani her an bir cümle ya da akıp gelen anılar beni yazmaya itebiliyor. Telefonumda, bilgisayarımda, evdeki onlarca ajanda ve defterde binlerce söz ve yazılar var. Bazen gece uykudan kalkıp “bunu unutmayayım” diye başucumdaki kitabın kenarına bile not alabiliyorum. Cümlelerin ne zaman ve nasıl geleceği onların isteğine bağlı. Dolayısıyla her an yazıyorum diyebilirim.
İlk kitabınızı yayınladınız. Bundan sonraki aşamada bir başka çalışmanız olacak mı?
Bu kitap yıllardır yazdıklarımın arasından BUGÜN olarak ortaya çıktı. Ve devamı elbette var. Çok farklı anlatımlar ve kimi kurgusal kimi gerçek anılardan seçkilerle içimden akanları paylaşmaya devam etmeyi planlıyorum. Bulduğum her yere yazdığım notlarımın içinde bir safariye daha çıkmaya hazırlanıyorum. Eskilerden ve onları gördüğümde gelecek yenilerinden oluşacak bir sonraki kitabımda umarım yine birlikte oluruz. Öncesinde bu kitabı okuyanların hislerini, fikirlerini bana yazmasından mutlu olurum. Baskı için bilgi verirken geri dönüş için mail adresi vermemiş olduğumu çok geç fark ettim. Bu söyleşi vesilesiyle mail adresimi de paylaşayım. bendenbanahatirlatmalar@yahoo.com
Leave a Reply